Bozkurtlar Romanı Özet

 ÖZET

Işbara Alp ve askerleri ertesi gün yapılacak Çin seferi için dinleniyorlardı. Işbara Alp birtakım uğursuzluklar sezdi. Birden şimşekler çakmaya ve yağmur yağmaya başladı. Çok şiddetli yağan yağmurda 14 asker ölmüştü. Tanrının kendilerinden yüz çevirdiğini düşünmeye başlamışlardı. Ertesi gün bir haber geldi ve Çuluk Kağan’ın uçmağa vardığı öğrenildi. Göktürklerle baş edemeyen Çin Hükümdarı hile yapmaya karar vermişti.

  Göktürk Kağanı Çuluk Kağan Çinli bir prensesle evlenmişti. Çuluk Kağan’ın, Çinli Prenses eşi İçing Katun Çin Hükümdarının emriyle kocası Çuluk Kağanı zehirledi ve Çuluk Kağan öldü. Ölen Çuluk Kağan’ın yerine ise Kara Kağan geçti. Daha sonra Çinli Prenses Kara Kağan’ın da eşi oldu. İçing Katun, Göktürklerin hakimiyetini iyice eline alınca Göktürkler Çinlilere karşı akınlar düzenleyemedi ve Çin gelenek ve kültürlerinin etkisinde kaldı.

  Çuluk Kağan’ın küçük oğlu Kür Şad, Çinli Hatun’un yaptıklarının farkındaydı ama töre gereği kağanın eşine saygıda bulunması gerekirdi. Kağan’ın hatununa karşı gelmek Kağana karşı gelmek demektir ve töreye aykırıdır. Bu nedenle diğer ileri gelenler ve Kür Şad Çinli Hatun’a karşı hiçbir şey yapamamıştı.

  En sonunda zayıflayan Göktürkler, Çinlilerin yaptığı bir baskında kıtlığın da etkisiyle mağlup oldu. Göktürkler Çinlilere esir oldular.

 Dokuz yıl süren esaretin ardından Kür Şad ve kırk arkadaşı oradan kaçmaya karar verdiler. Kür Şad, Çin hükümdarını kaçırmayı ve esaret altındaki Göktürk hükümdarı ile takas yapmayı planlamıştı. Eğer bunu başaramazsa Çin Hükümdarını öldürüp intikamını alacaktı. Kırk bir kişi ile Çinlilere isyan eden Kür Şad kırk arkadaşı ile binlerce muhafızın olduğu Çin Sarayına baskın yapar. Kür Şad ve arkadaşları Çin sarayını basar ve kırk yiğidi ile üç yüze yakın muhafızı öldürür. Kanlarının son damlasına kadar savaşan Kür Şad ve arkadaşları Çinli Muhafızları aşıp saraya giremezler. Kür Şad ve kırk askeri bu saldırı sonrasında teker teker ölürler.

  Çin Hükümdarı bu isyanın kırk bir kişiyle yapıldığına inanamadı ve başlarda her an ok gelecekmiş gibi korkarak bekledi.

 Göktürkler, Kür Şad ve askerlerinin kahramanca ölümünden kırk yıl sonra Çin esaretinden kurtuldular ancak bölündükleri için devlet kuramadılar. Kür Şad'ın ölümünden sonra, Kutluk Şad önderliğinde yeniden devlet kurmak için çalıştılar.

Kür Şad'ın oğlu Urungu da Kutluk Şad'ın yanında yer aldı. Urungu, Kür Şad’ın oğlu olduğunu sonradan öğrenmişti çünkü annesi onu Türkler esir düşmeden önce Çılık Kağan’ın yanına göndermişti. Onu öldürmemeleri için yıllarca onun ismini unutmaya çalışmıştı. Urungu’nun Kür Şad’ın oğlu olduğunu kimse bilmiyordu.

Göktürkler büyük mücadeleler sonucunda Ötüken’de devleti yeniden kurarlar. Kutluk Şad kağan olur ve ismi İlteriş Kutluk Şad olur. Çin, Kitay ve Dokuz Oğuz Devletleriyle yapılan savaşlarda zaferler kazanılır.

Kür Şad'ın oğlu Urungu, Dokuz Oğuz Kağanı’nın kızı Ay Hanım’a aşık olur. Ancak Ay Hanım, Tuğla Boyu Savaşında yaralanır ve ölür. Urungu, kavuşamadığı sevgilisini yanına alarak Ölüm Uçurumundan atlayarak intihar eder. Onun acısına dayanamayan Binbaşı Pars da oracıkta can verir.

BOZKURTLAR KARAKTERLER

Kür Şad: Çuluk Kağan’ın küçük oğludur.Zeki ve korkusuzdur. Vey Irmağı’nın kenarında ölmüştür.
Işbara Alp: Göktürk yüzbaşısı.Tümenbaşı olduğunda adı Işbara Han oldu. Çuluk Kağan’ın akrabasıdır.
İçing Katun: Çuluk Kağan’ın Çinli eşidir. Yalan ve hilede kusursuzdur.
Çuluk Kağan: Romanda fazla ayrıntıya girilmemiştir. İçing Katun tarafından zehirlenmiştir.
Almıla: Işbara Alp’ın cesur kızı.
Kara Kağan: Çuluk Kağan öldükten sonra başa geçmiştir.
Tunga Tegin: Kılıç ustasıdır. Kılıçta en iyisidir.
Kıraç Ata: Din adamı.
Bögü Alp: Göktürk yüzbaşısı.
Sancar: Göktürk onbaşısı.
Üçoğul: Göktürk onbaşısı.
Yamtar: Göktürk yüzbaşısı.
Pars: Göktürk onbaşısı.
Arık Buka: Çin’e yapılan akında kapıyı açan onbaşı. Çok güçlü ve iridir.
İlteriş Kağan: Başlattığı isyanla Göktürk devletini yeniden kurmuştur.
Urungu: Kür Şad’ın oğludur. Ay Hanım’a aşık olur ama kavuşamaz, birlikte kayalıklardan atlarlar.
Tonyukuk: Göktürk başkomutanı.
Baz Kağan: Dokuz Oğuz Kağanı.
Tay-tsung: Çin Kağanı.
Yin Şao: Tonyukuk’un Çin’e gönderdiği casus.
Tulu Han: Çuluk Kağan’ın büyük oğlu.

HÜSEYİN NİHAL ATSIZ KİMDİR?
Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Hüseyin Nihal Atsız 12 Ocak 1905 yılında İstanbul’da doğmuştur. İstanbul Sultanisini bitirmiştir. 1930 yılında Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun olmuştur.
1933 yılından 1952 yılına kadar edebiyat öğretmenliği ve kütüphanecilik görevlerinde bulunmuştur. 1944 yılında Irkçılık – Turancılık davasından tutuklanan Hüseyin Nihal Atsız 1945 yılında serbest kalmıştır. 1964 – 1975 yıllaı arasında Ötüken dergisini çıkarmıştır.
 Burada yayımladığı yazılar nedeniyle 1973 yılında bir kez daha cezaevine girmiştir.
1974 yılında özel bir afla serbest kalmıştır. Hüseyin Nihal Atsız İstanbul’da 11 Aralık 1975 yılında hayata gözlerini yummuştur.
Hüseyin Nihal Atsız ülkemizin fikir hayatında önemli bir yere sahiptir. Türk dünyasına tek bir gözle bakan yazar milliyetçi kimliğiyle tanınmıştır. Şiir, roman, öykü ve araştırma alanlarında eserler vermiştir. Türkçülük akımının en önemli temsilcilerindendir.
Yazdığı eserlere baktığımızda bu özelliği kanıtlanmaktadır. Türkçülük akımını destekleyen Hüseyin Nihal Atsız Atsız Mecmua, Orhun, Orkun ve Ötüken gibi dergileri çıkarmış ancak burada yazdığı düşüncelerinden dolayı iki kez hapse girmek zorunda kalmıştır.
Tarihi romanlar yazarak hem geçmişe ışık tutmuş hem de tarihi olayların kurgulanmasını sağlayarak edebiyata katkıda bulunmuştur. Çünkü yazdığı romanlarında Eski Türk Edebiyatına ait şiirler, kopuzlar, efsaneler gibi türler barınmaktadır.
Romanlarında efsane, mitos, destan geleneğinden yararlanan Hüseyin Nihal Atsız özellikle Göktürk dönemini sade, yalın bir dille anlatmıştır.
ESERLERİ
         ROMAN Şiir
• Bozkurtların Ölümü Yolların Sonu
• Bozkurtlar Diriliyor
• Ruh Adam
• Deli Kurt
• Dalkavuklar Gecesi
Araştırma
• Türk Edebiyatı Tarihi
• Edirneli Nazmi


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar